Cem Akkılıç

Cem Akkılıç
Takunya Libidocusu
türbanlı kızlar uydurma ayet nur 31

Türbanlı diş doktorum...

Yıllar önce çocukken Beşiktaş'tan Kadıköy'e taşınmıştık. Henüz Acıbadem'deki kendi evimizi satın almamıştık. Kirada oturduğumuz evin sahibi hacıydı. Apartmanın sahibiydi ve girişte küçük bir bakkal dükkanı işletiyordu... İzzettin sokak, Gayret apartmanı... Çocuklukta yaşanılan bir çok şey unutulmuyor...

Kalbi temiz iyi bir insandı hacı amca... Bir akşam Kadıköy Rıhtım'da okuldan dönerken araba çarpmıştı bana... Korkudan annem yerine hacı amcayı
arattırmıştım... Haydarpaşa Numune'de kafama dikişler atılırken ellerimi tutan hacı amcaydı... Bakkalı kapatıp, imdadıma o yetişmişti...

Hacı amcanın büyük kızı türbanlı İstemihan abla evliydi ve diş doktoruydu, okulu yeni bitirmiş apartmanın bir dairesini klinik yapmışlardı... Ona dişlerimi tedavi ettirmiştim... Dişçi korkumdan dolayı annem, bir bayanın dişlerimi tedavi etmesini istemişti... Ya 13 ya da 14 yaşındaydım. Haftada üç defa dişlerime operasyon yapıyordu çünkü kanal tedavisi görüyordum.

Kimsenin hakkını yemem. İstemihan abla babası gibi iyi bir insandı...

Bir gün İstemihan ablanın muayenehanesinden ayrılırken elimi uzatmıştım tokalaşmak için... Karşılık alamayınca bu durumu anneme sormuştum. O da beni geçiştirmişti. 

Çocuk aklımla hiç bir anlam verememiştim olan bitene. 

Bir kaç yıl Gayret apartmanında oturup, Acıbadem'de kendi evimize yerleşene kadar dostane komşuculuk devam etti...


O günlerden aklımda kalan bir şey daha var. Hacı amcanın oğlu Heybeliada Deniz Lisesi'nde öğrenciydi. Bazı hafta sonları bembeyaz üniforması ile gelirdi ailesinin yanına. Çok sonraları malum nedenlerden dolayı okuldan atıldığını duyduk. 

Peki; yıllar önce yaşanmış bu anıları neden yazdım!..

O dönemler AKP yoktu ve şimdi olduğu gibi Türbanlı doktorlar erkek çocuk hastaları ''abdest kaçar, nikâhım bozulur'' gibi sapıkça nedenlerden dolayı tedavi etmeyi reddetmiyorlardı. Toplum ikiye bölünmemiş, farklı düşüncede hatta farklı dinden olan insanlar bile bir orta yol bulup, şeker gibi anlaşıyorlardı...


AKP'nin ve başındaki İmam'ın memlekete yapmış olduğu büyük tahribat nasıl düzeltilir, kindar nesiller nasıl eskisi gibi ''şeker nesiller'' haline getirilebilir, buna kafa yormak lazım...

Klasik bir laf vardır. Aynı gemide yaşıyoruz; batarsak birlikte boğuluruz!..

O güzel insanlar geri gelsinler...

Cem Akkılıç
6 Temmuz 2015





7 yorum:

Nuray dedi ki...

O güzel inanlara bu güzel yazı çok yakışmış.Ama en çok sana yakışmış Cem Akkılıç... paylaştım...

Adsız dedi ki...

akepe islamı kirleten partidir.bitgün uyanır toplum ama iş işten geçmiş olur.türbanlı doktorlarada ihtiyac var ama bu kafayla olmaz.

Adsız dedi ki...

Yazik be Turkiyemize.Eskinin iyi haci amcalari gitti bugun yerlerine hirsiz imamlar geldi.

Adsız dedi ki...

Yazik be Turkiyemize.Eskinin iyi haci amcalari gitti bugun yerlerine hirsiz imamlar geldi.

Adsız dedi ki...

O TÜRBANLI DOKTORU LİNÇ ETMEK LAZIM.DİGERLERİNE KÖTÜ ÖRNEK OLMASIN DİYE.KÖTÜLER ÖLSÜN,İYİLER YAŞASIN.TOPLUM KESSİN CEZAYI.

Yılmaz dedi ki...

98 de benimde basima geldi yakin akrabam tokalasmamisti benle :)

Unknown dedi ki...

islam zaten cok temiz bir din degil ki